|
|
AB YOLUNDA 2000 yılına girdik. “Enflasyon Canavarı” dediğimiz somut kavramı çıktığı deliğe geri göndermeye çalıştık. Enflasyon oranı düşmeye başlayınca Avrupa Birliği’ne girmek söz konusu oldu. İşte bugüne dek süren macera böylece başlamış oldu. |
|
Düzlüğe
çıktık derken İMKB’nin ani düşüşüyle
kriz patlak verdi. Bu yüzden serbest kur dalgalanmaya bırakıldı. İlk günü
sakin geçen dolar, ertesi gün 1.000.000’u buldu. Markta peşinden koşmaya
başladı. Ve yükselişi 1.400.000 TL. ye kadar sürdü. Haftalarca gündemde
kalan ve de şimdi bile gündeme gelen PENTAGON
saldırısı yani 11 Eylül olayları ortaya çıktı. Dolar,dünyanın![]() |
|
![]() Devleti yönetenler, akıllı, cesur ve ülkesini bilen biri olmalıdır. Halkını bilmeyen ülkesini yönetemez. Eğer bizim yöneticilerimiz akıllı olsaydı, AB’ ye çoktan girmiştik. Ülkedeki olumlu yolları çoktan kullanabilmiştik. Cesur yöneticilerimizde yok. Ayasofya meselesine bir hayır diyemedik. Sadece yöneticiler değil, halkta akıllı olmalıdır. Japonya, Avrupa ülkesi olsaydı, bir numara olurdu. Ayrıca yönetici nasılsa halkta öyledir. Birde ülkenin sanayileşme ve kentleşme durumu da önemlidir. |
|
![]() AB, bütün bu her şeye dikkat ediyor. Eğer baştan a şağı değişirsek düzeliriz. Ancak şunun altını çiziyorum:”Her yokuşun bir inişi vardır.” |
|
Ersagun Elaçmaz'e bu araştırmasını sizlerle paylaştığı için teşekkür ediyoruz. |