Anakonda 250 kiloluk ağırlığıyla dünyanın en ağır yılanıdır. Yaklaşık 9 metre uzunluğundadır ve genellikle dişileri erkeklerinden daha büyüktür. Güney Amerika’daki yağmur ormanlarında ve nehir düzlüklerinde yaşar. Ilık sularda uzanmayı sever ve dalınca su altında 10 dakika kalabilir. Su içmeye gelen kuşları ve hayvanları tuzağa düşürmek için sabırla bekler. Bu yüzen gözleri ve burun delikleri kafasının en üstündedir.
Arada güneşin tadını çıkartmak ve avlanmak amacıyla ufak ağaçlara ve çalılara tırmanır. Anakonda, boa yılanının yakın akrabasıdır ve onlar gibi avlarını ezerek öldürür ve bütünüyle yutar.
Yemek yemeden aylarca yaşayabilir, fakat yediği zaman iyi bir ziyafet çeker. Bütün bir domuzu silip süpürebilir ve bir oturuşta bir geyiği yiyebilir. Jaguarlara ve zaman zaman insanlara da saldırdığı bilinir.
Peki bu şekilde yemeyi nasıl başarıyorlar? Çeneleri, genişçe esneyebilmelerini sağlayan özel bağlarla birleştirilmiştir. Kurbanlarını kafalarından başlayarak yutarlar böylece bacakları takılmaz. Bir yılan, büyük bir hayvanı yuttuğu andan itibaren hemen sindirmeye başlar. Aksi halde avlanan hayvan yılanın midesinde çürümeye başlar ve besin zehirlenmesinden ölümüne yada hastalanmasına yol açar.
Anakonda’ nın dişleri vardır fakat diğer pek çok yılan gibi zehirli değildir. Bir anakonda tarafından ısırılmak mümkündür fakat ısırık tek başına ölümcül değildir. Anakondalar genellikle olabildiğince sessizdirler fakat bu sessizlik çiftleşme zamanı geldiğinde bozulur. Bu dönemlerde erkek anakondalar dişinin dikkatini çekmek için yüksek bir gürültü çıkartırlar. Dişiler bir batında 40’ ın üzerinde yavru doğurur.
Bazı Güney Afrika yerlileri, 25 metrenin üzerinde anakondalar gördüklerini bildirmişlerdir. Hiç kimse bu ölçülere yakın bir anakonda yakalayıp, ölçmemiştir. |